İnceleme: Infamous Iron Man #2

[update title=”Künye” icon=”info-circle”]

Yayınlandığı Tarih:16.10.2016
İçerdiği Sayı: Infamous Iron Man #2
Hikaye: The Rise of Doom
Yazar: Brain Micheal Bendis
Çizer: Alex Maleev
Yayıncı: Marvel Comics[/update]

Infamous Iron Man #1’in incelememizde Spoiler Bölgesinde verdiğim bilgileri hatırlayan olacaktır elbet, onları unutmayın.

İkinci sayı tamamıyla Ben Grimm ile Doom arasında geçiyor. Latveria’ya Doom’u aramak için gidiyor ama eli boş dönüyor ve bu sırada Doom, Julius’a bir ziyaret gerçekleştiriyor, ziyaretten sonra sevgili Doktor hanımın yanında görüyoruz Doom’u, biraz şüphelensem de Doktor’un başının altından bir şeyler çıkacağına dair şüphelerim var. Sürekli Doom’un onun yanında olması bir şeyleri düşünmemizi istiyorlar gibi bir mesaj da bırakıyor olabilir. Amanda, Doom’u vuruyor daha sonra evine alıyor. Neticesinde Doktor ve yarasına bakmak istiyor. Bu ziyaret sırasında gerçekten güzel olan ve iyi gönderme yapılmış bir diyalog var. Haydi o diyaloğu görelim.

Üçüncü paneldeki diyaloğu aynen size çeviriyorum;

“Olabilir.. Ama nasıl bir cehennemlerin içinden geçtiğimi… Ne tür kozmik varlıkları alt ettiğimi bilsen, bu anıyı oldukça komik bulurdun.”

Secret Wars’u okuyanlar bu göndermeyi yakalamışlardır umarım.

GÖRÜŞ

Bu sayı diğer sayıya göre aksiyon olarak biraz daha durgun geçti fakat yine de Doom kendi çapında aksiyon yaratmaya çalıştı. Özellikle Amanda’yı ziyaret etmeden önce robotlar ile savaşması ve zırhımı kontrol ettim havaları birazcık aksiyon katar gibi oldu ama okuyucu için yeterli olacağını pek düşünmüyorum. Julius’un ölümü ardından çocuklara “henüz iyilik yapmayı tam beceremiyorum” sözleri bana Doom’un iyi olacağını yutturdu gibi ama tabii ki elden bırakmıyoruz hiçbir şeyi. #1’de Doom’un annesinden söz etmiştik ama sayının sonlarına doğru hiçbir şey olmadı, ne annesini görebildik ne annesi ile alakalı herhangi bir diyalog yakalayabildim. Muhtemelen diğer sayılar da çıkabilir ama #3’te çıkacağını da pek zannetmiyorum. #1’e göre biraz daha zayıf, aksiyon olarak azalması sayıyı orta seviyeye çeker nitelikte olmuş. 6-7 arası bir puanı hak ettiğini düşünüyorum, diğer sayılar da umarım çıtayı 8-9’a çekebilir.

HARİKA