Önceden sevmiyor muyduk? Bilemiyorum. Karakteri tanıdığımız ilk solo filminde Chris Hemsworth’un boyalı saçı ve sakalı inanılmaz kötüydü. Film fena değildi, ama Thor’u sevelim derken Loki’yi daha çok sever olduk. Çünkü ilgi çekiciydi, Thor o kadar değildi. Natalie Portman ve Chris Hemsworth’un kimyası da Thor: The Dark World kadar rezalet durumdaydı. Avengers filmlerinde ise Steve Rogers, Tony Stark ve Natasha Romanoff’ın çaldığı sahne ışıklarında Thor kendini gösteremiyordu bile. Ayrıca karakterin güçlerine de izleyici olarak ikna olamamıştık, çizgi roman okuyanlar olarak potansiyelinin farkındaydık tabii ki ama etrafındaki diğer karakterleri izlemek o kadar keyifliydi ki Thor’un problemlerine sıra gelmiyordu. Thor’un açıklarını, yer yer hikayedeki fazlalığını diğer karakterler kapatıyordu.
Evet Thor çizgi romanlarda Ragnarok’ta olduğu kadar cıvık bi karakter olmayabilir. Esprili de olmayabilir. Bu adama Dokuz Diyar’ın huzurunu sağlayan Asgard’ın prensi, babaların babası Odin’in oğlu falan deyin. Ağırbaşlı olması, ciddi olması gerekiyor deyin. Eyvallah. Thor, The Dark World, The Avengers ve Age of Ultron’da böyle değil miydi zaten? Bence gayet de öyleydi. İşe yaradı mı peki? Bence gayet de hayır. Sadece Marvel filmlerinde işe yarayan, Joss Whedon’ın Justice League’de deneyip yapamadığı, Marvel komedisi diye bir gerçek var. Thor dediğimiz delikanlı da Marvel komedisine aykırı bir adam. Mesela Matt Murdock da öyle, yan karakter olarak koyun Daredevil’ı bir Marvel filmine adamın bir daha yüzüne bakmazsınız. O yüzden Thor’un bir şekilde kendi filmlerinde de, Avengers filmlerinde de bu komediye ayak uydurması gerekiyordu. Ama öyle şipşak diye değil, karakteri yeniden düzenleyerek.