Soru: Filmin başında Logan’ın sonuna gönderme yapan bir Wolverine oyuncağı görüyoruz. Bu kimin aklına geldi? Ayrıca, gerçekten öyle bir şey var mı?
Rhett Reese: Sanırım Ryan’ın fikriydi. Gerçekten yaptılar, hatta etrafında dönüp müzik falan da çalıyor. Ama çaldığı müzik filmdeki değil, sonradan eklediler. Bir sürü filme gönderme yapıyoruz, bunu da es geçmek istemedik.
Soru: Filmin bir sahnesinde Deadpool, X-Men’e katılıyor. Malikanedeki diğer X-Men üyelerini ararken arkaplanda asıl karakterleri görüyoruz. Sonra Beast, Deadpool görmesin diye kapıyı yavaşça kapatıyordu. Nasıl oldu bu?
Paul Wernick: İlk filmde bütçemiz yetmediği için bunun esprisini yapmıştık.
Reese: Fox’un bütçesi yetmedi aslında.
Wernick: Yine aynı espriyi yapalım dedik ama arkaplana da eklemek bunu daha da geliştirdi. O sırada Simon Kinberg, Montreal’de Dark Phoenix’i çekiyordu. Onlar orada çekti, biz de Vancouver’da yeşil perdenin karşısında çektik. Birleştirince ortaya bu çıktı.
Reese: Deadpool’dan Deadpool 2’ye gerçekten büyük bir gelişim yaşadık. İlk film için bu oyuncuları gösteremezdik, belki istemezlerdi, ama bu film için sorduğumuzda hepsi yer almak istedi.
Soru: Deadpool 2’nin çok sağlam gizlenmiş bir cameosu var, biz ilk izleyişte görememiştik. Matt Damon var!
Reese: Cable’ın günümüze geldiği sahnede arabanın arkasında tuvalet kağıdı muhabbeti yapan iki kişi var. Konuşan kişi, Matt Damon.
Wernick: Ragnarok’ta da çok iyi bir cameosu vardı. Sete geldi ve makyaj sandalyesinde baya bir zaman geçirdi. Makyaj bittikten sonra Matt Damon olduğunu kesinlikle anlayamazsınız. Bu yüzden filmde kimse farkedemedi.
Soru: Peki Brad Pitt cameosu?
Reese: Senaryoda Vanisher’ın kim olduğu gözükmüyordu. Ölümü elektrik tellerine çarpıp oluyordu, sonra aklımıza, çarptığı sırada müthiş bir cameo yapılabileceği geldi. Kimin olabileceğini konuşurken direkt zirveye göz koyduk ve Ryan, Brad’i aradı. Brad’in çocukları ilk filmi çok sevdiği için anında kabul etti. Ek olarak da Ryan’ın ona sette kahve getirmesi karşılığında kadroya katıldı.
Soru: Jenerik sonrası sahne nasıl ortaya çıktı?
Wernick: Sonlara doğru bulduk aslında. Filmi çektik, test seyircisine gösterdik ve sonra tekrar çekimlere geçtik. Birinin aklına zaman makinesi fikri geldi. Ryan da bunu kendi geçmişiyle, geçmişte yaptığı seçimlerle dalga geçmek için kullandı. Bence Deadpool’u diğerlerinden ayıran özellik, sürekli kendimizle dalga geçmemiz. Senaryoyla, stüdyoyla, Ryan’ın kendisiyle ve başkalarıyla dalga geçmemiz. Çok eğlenceliydi. Ölen karakterleri diriltmek için kullandık, Ryan kendi kariyeriyle biraz dalga geçti. Hugh Jackman cameosu da yapabildik. Aslında o görüntüleri kullanabilmek için Hugh’dan izin almamız gerekiyordu, Ryan ile çok yakın arkadaşlar oldukları için memnuniyetle izin verdi.
Reese: Deadpool’un 1800lere gidip Hitler’i öldürdüğü bir sahne de vardı.
Wernick: Evet, Hitler bile olsa, sonuçta bir bebek. Rahatsız edici ve karanlık geldiği için çıkarmak zorunda kaldık. Muhtemelen Blu-Ray’de görürsünüz. Filmi Green Lantern esprisiyle bitirmek daha doğru karardı çünkü kahkahanın zirvesi o sahnede oldu. Hitler ile bitirmek boşlukta ve belki biraz rahatsız olmuş şekilde bırakabilirdi.
