Multiverse yani ”çoklu evren” hikayeleri günümüzde oldukça popüler olmaya başladı. Külliyatı 50 yılı aşkın karakterlerin artık yazılacak-çizilecek öyküsü neredeyse kalmadığı için yazarlar karakterlerinin değişik versiyonlarını başka evrenlerde aramaya başladılar. Bu da onlara yeni hikaye imkanları sundu.
Çoklu evren denince çizgi romanda bu işi en iyi yapan dostumuz Spider-Man’in de bir gün böyle bir filmle karşımıza çıkması kaçınılmazdı. Hele 1996’dan beri bu süper kahramanın hayranı olan ben, bu filmi büyük bir keyifle izledim! Beyaz perdede ilk kez bir Spider-Man animasyonunu izleyebilmek 7’den 70’e herkes için heyecan verici bir şey! Zaten söz konusu Spider-Man olunca yaş skalası oldukça geniş oluyor. Bunu bugün salonda yine gördüm.
Peki bu filmin olayı nedir? Bu kadar çok Spider-Man’den kafası karışmış olanlar için kısaca anlatayım: Peter Parker her zaman zor olan hayatının kontrolünü artık tamamen kaybetmiş bir haldedir. Uzun yıllar süren süper kahramanlık kariyeri onu iyice yıpratmıştır. İşte bu noktada bir gün kendini Miles Morales’in (Yeni Spider-Man) evreninde bulur ve bazı unuttuğu şeyleri tekrar hatırlar. Tabii orada tek Spider-Man kendisi değildir.
Malumunuz Spider-Man Evreni filmde gördüklerimizle sınırlı değil. Spider-Man’in o kadar çok versiyonu var ki… Mesela benim çok sevdiğim Spider-Man 2099, 90’larda çok popülerdi. Tabii artık 90’larda yaşamıyoruz ve bu film için seçilen Spider-Man’ler arasında kendisini görememek beni şaşırtmadı. Ekibe baktığımızda son yıllarda özellikle gençler arasında epey popüler olan Spider-Gwen’i görüyoruz. Daha küçük yaş gurubu için Spider-Ham var -ki sırf fazlalık. Uzak Doğu pazarı için Peni Parker var. Bir de Nicolas Cage’in seslendirdiği Spider-Man Noir var.
İşte benim de filmde sevmediğim şey bu aslında. Tabii ki bu bir paralel evren öyküsü; ancak film ilk yarıda Miles Morales’in öyküsünü çok oturaklı ve duysal bir şekilde anlatırken ikinci yarı birden bir cümbüşe dönüyor. Absürd bir hal alıyor. Yani film aynı anda hem Pixar, hem Disney olmak istiyor. Hatayı da burada yapıyor. Yine de filmin inanılmaz eğlenceli olması, özgün bir stop-motion’a sahip olması, iyi müzikleri, ve özenle seçilmiş referansları alkışı hak ediyor! Bu arada filmin seslendirme kadrosuna da bir alkış!
Uzun lafın kısası, Spider-Man: Into the Spider-Verse hem küçük, hem büyük yaş grubunun seveceği çok eğlenceli ve farklı bir animasyon olmuş. Yılın kesinlikle en iyi animasyonu! (Üzgünüm Incredibles) Elbette ben daha Miles Morales odaklı bir Spider-Man filmini tercih ederdim; ama yeni bir Spider-Man filmi buldun mu da izleyeceksin! Sony Spider-Man’i daha uzun yıllar sömürecek gibi. Nitekim böyle güzel şeyleri destekliyoruz.
Yazar Puanı: 7,5