Bu yazı SPOILER içerir.
WandaVision, MCU’nun yeni döneminin başlangıcı anlamına geliyordu. Çünkü her ne kadar Netflix’in Marvel dizileri ve Agents of SHIELD kağıt üzerinde MCU’da geçse de filmlere herhangi bir etkileri yoktu. Daha da önemlisi evrenin patronu Kevin Feige, bu yapımların parçası değildi, böyle olunca da MCU’nun aktif bir parçası olmuyorlardı. Disney Plus ile beraber Marvel bir ayağını buraya atarak çok daha fazla karakterin hikayesinin anlatılmasına olanak sağlanmış oldu. Özellikle Endgame ile beraber veda ettiğimiz evrenin merkezinde yer alan karakterlerin ardından MCU’nun aynı popülariteyi koruması için Disney Plus büyük bir fırsat haline geldi.
WandaVision kağıt üzerinde öyle olmasa da, işin içinde Kevin Feige olduğu için ve filmlere olan etkisi diğer bütün dizilerden çok daha büyük olduğu için MCU’nun ilk dizisi olarak sayılabilir. Aslında çizgi romanlarda Wanda ve Vision’ın hikayelerini okumuş kişiler için çok tanıdık bir hikayeye sahip WandaVision. House of M çizgi roman serisinde Wanda gerçekliği mutantların çoğunlukta, insanların azınlıkta olduğu bir şekilde değiştirmişti. Tom King’in Vision serisinde ise Vision kendisine bir aile yaratarak banliyöde ailesiyle birlikte insanlar gibi yaşamaya çalışmıştı. Dizi bu iki çizgi roman serisinin karışımı bir hikayeye sahip.
WandaVision’ı harika bir dizi yapan birçok etken mevcut. Bence bunların başında MCU’nun en cesur ve orijinal işi olması var. Yıllardır devam etmekte olan ve muhtemelen de bir süre daha devam edecek olan meşhur bir Marvel eleştirisi vardır, siz de çok iyi bilirsiniz. Marvel’ın bütün filmlerinin belli bir formülle yapıldığı, birkaç istisna dışında çoğunun hikayesiyle, karakter dinamikleriyle ve özellikle de mizahıyla birbirlerinin kopyası olduğu söylenir. Buna pek karşı çıkmıyorum ben, evet gerçekten de birçok MCU filmi gerçekten de belli bir formülle çekilmiş gibi hissettiriyor. WandaVision’ı özel yapan şey bu eleştiriyi paramparça etmesi. MCU’nun şu ana kadarki en farklı, orijinal işi olması. MCU’nun şu ana kadarki en farklı işi bence tonu gereği Winter Soldier idi. WandaVision bu seviyeyi gerçekten bambaşka bir noktaya çıkartarak Disney Plus’taki Marvel yapımlarına olan beklentiyi de arttırmayı başarıyor.
Beklenti demişken… Dizinin düşmanı Agatha Harkness değildi, Hayward değildi, Mephisto hiç değildi. Dizinin düşmanı beklentiydi. Bu beklentiyi de dizi değil, bizler yarattık. Bölümler arasında geçen bir haftada durmadan teoriler üreterek, bölümdeki detayları ve göndermeleri çizgi romanlarda yaşanan olaylara bağlayarak kendi kuyumuzu kazdık resmen. Eğer WandaVision sezonunun tamamı tek bir günde yayınlansa diziyi hak ettiği şekilde çok daha fazla övüyor olurduk, bence izleyenlerin çoğu diziden çok memnun olsa da sosyal medyada denk geldiği veya kendi kafalarında ürettikleri teorilerin finale olan beklentilerini çok arttırması sebebiyle diziyi ufak bir hayalkırıklığıyla bitirdiler. Ama bu durum WandaVision’ın kalitesinden hiçbir şey götürmez.
Dizi Wanda ve Vision’ın anlatılmayı çok çok hak eden hikayesini şiir gibi anlatıyor. Özellikle bunu sitcomları kullanarak anlatırken, sitcomları da laf olsun diye değil, travma sonrası stres bozukluğu yaşayan Wanda’nın hayatında en güvende hissettiği ana, ailesiyle beraber sitcom izlediği çocukluğuna bağlaması kalitesine kalite ekliyor. Çünkü normal bir insan da olsak, dünyanın en güçlü cadısı da, hepimiz en zor anlarımızda en güvende hissettiğimiz anılarımıza sığınırız. Sonsuza kadar orada, sevdiklerimizle kalmayı dileriz.
Dizi başlamadan önce farklı bir şey izleyeceğimizi biliyor ama öyle müthiş bir iş olmasını beklemiyordum açıkçası. Winter Soldier, Infinity War ve Doctor Strange’in ardından WandaVision benim MCU listeme dördüncü sıradan giriş yaptı. Son iki bölüme girerken ilk üç gözüyle bakıyordum ama Agatha Harkness meselesinin çok hızlı gelişmesi ve Evan Peters’ın çok ucuz bir şekilde kullanılması bende azıcık bir hayalkırıklığı yarattı. Yine de Elizabeth Olsen ve Paul Bettany’nin muhteşem oyunculukları, bölümlerin çizgi romanlardan fırlamış olması, diğer MCU işlerinden çok farklı olması ve yeni bir şey izlettirmeleri WandaVision’ı MCU’nun en iyi işlerinden biri yapıyor.
WandaVision, Wanda Maximoff için yeni bir başlangıç anlamına geliyor. Kendisi MCU’nun en büyük acıları yaşayan, sevdiği herkesi tek tek kaybeden, tek başına yaşama tutunmaya çalışan karakteri. Ama Agatha’nın dediği gibi; ”Scarlet Witch doğulmaz, Scarlet Witch olunur.”